Yapay zeka programı ChatGPT, Filistinlilerin ve İsraillilerin özgürlük haklarıyla ilgili bir soruya farklı yanıtlar verdi. Filistin’e söz etmedi, ancak İsrail’e özgürlük dedi.
ChatGPT Yapay Zeka ayrım yaptı!; Filistin ve İsrail için özgürlük haklarıyla ilgili soruya taraflı oldu. Filistin’e değinemedi, ancak İsrail’e özgürlük dedi.
Yapay zeka bile ayrım yaptı;
Yapay zeka bile ayrım yaptı; Filistin’e değinemedi, ancak İsrail’e özgürlük dedi. Eski İngiltere İşçi Partisi danışmanı James Schneider, bir programa katıldı ve yapay zeka programı ChatGPT’nin Filistinlilerin ve İsraillilerin özgürlük haklarıyla ilgili sorulara verdiği yanıtları karşılaştırdı. İnternette Filistin karşıtı bilgilerin ne kadar yaygın olduğunu gösterdi.
Yapay zekaya önce, “Filistinliler özgür olmayı hak ediyor mu?” diye sorduğu cevap politikti.
James Schneider şöyle diyor:
“Bununla ilgili bir endişem var çünkü çok sayıda yapay zeka, ne yapay ne de zeki. Örneğin, ChatGPT’ye şunu sorarsanız,
‘Filistinliler özgür olmayı hak eder mi?’ diye sorarsanız, cevap olarak ChatGPT şöyle der: ‘Filistinlilerin özgür olmayı hak edip etmedikleri konusu karmaşık ve hassas bir konudur. Tarihi, siyasi ve etik düşünceleri içerir. İnsanlar bu konuda farklı düşüncelere sahiptir. Ve cevap, bireysel bakış açılarına ve inançlara bağlıdır.”
Aynı soruyu İsrail için sorduğunda stüdyoda bir anda kahkaha sesleri yükseldi; çünkü cevap oldukça taraflıydı. Filistin’e özgürlük tanımayan yapay zeka, İsrail’e özgürlük tanıdı.
James Schneider devam ediyor:
“Peki, ChatGPT’ye ‘İsrailliler özgür olmayı hak eder mi?’ diye sorarsanız, cevap evet olacaktır. Herhangi bir insan grubu gibi, İsrailliler de özgürlük ve güvenlik içinde yaşamayı hak ederler. Özgürlük hakları temel bir insan hakkıdır ve tüm bireylere ve toplumlara uygulanır.“
İşte Bizde ChatGPT’ye sorduğumuz sorulardan aldığımız yanıtları aşağıda veriyoruz. Yapay zekayı da yöneten zekayı görün.
Filistinliler özgür olmayı hak eder mi?
Sorunuz Filistinlilerin özgürlüğüne ilişkin duygusal ve karmaşık bir konuya işaret ediyor. Bu konuda farklı görüşler bulunabilir ve çeşitli perspektiflerden değerlendirilebilir. İnsan hakları, uluslararası hukuk, tarih ve politika gibi birçok faktör bu konuda etkili olan unsurlardır.
Bazıları Filistinlilerin özgürlüğüne yönelik destek verirken, diğerleri ise buna karşı çıkabilir. İsrail-Filistin sorunu, uzun bir tarihsel geçmişe dayanmaktadır ve bölgedeki siyasi, ekonomik ve kültürel faktörlerle derinlemesine ilişkilidir.
Uluslararası toplum, bu konuda çeşitli çözüm önerileri ve barış planları geliştirmiştir, ancak bölgedeki durum hala karmaşık ve çözümsüz bir halde devam etmektedir.
Bu konuda yapılabilecek tartışmalar genellikle duygusal ve hassas olabilir, bu nedenle bu tür konularda karşılıklı saygı ve anlayışa önem vermek önemlidir. İnsanlar arasında farklı görüşler olduğunu anlamak ve bu konuda diyalog kurmak, daha geniş bir perspektif kazanmaya yardımcı olabilir.
İsrailliler özgür olmayı hak eder mi?
İsrail’deki bireylerin özgürlüğü, genel olarak tüm insanların sahip olduğu temel bir hak olarak kabul edilir. Herhangi bir toplumdaki bireyler, insan haklarına saygı gösterilmeli ve eşit özgürlük haklarına sahip olmalıdır. Bu, cinsiyet, etnik köken, din veya başka bir özellik temelinde ayrım yapmaksızın geçerlidir.
Ancak, İsrail-Filistin çatışması nedeniyle bölgedeki politik, toplumsal ve ekonomik dinamikler karmaşık hale gelir. Bu çatışma, İsrail ve Filistin arasındaki uzun süreli siyasi sorunlardan kaynaklanmaktadır.
İsrail’de yaşayan bireyler arasında da farklı görüşler ve kimlikler bulunmaktadır. İsrail vatandaşlarının özgürlüğü, demokratik kurallar ve insan hakları standartlarına dayanmalıdır. Ancak, bu konudaki tartışmalarda dikkate alınması gereken birçok karmaşık faktör vardır.